Olumsuz hava koşuları ve buna müteakip fiziksel koşulların olumsuz seyretmesi bağcılarımızı üretim yönünden zor durumda bıraktığı Tarım Müdürlüğünce belirtilirken konu hakkında bilgilendirme yapıldı. İlk olarak, bağların uyanma devresindeki düşük sıcaklıklar, bağların gözlerinde dengesiz uyanma ve dengesiz gelişmeyi tetikledi. Bu dönemde yağan yağmurlar nedeniyle bağlar uyanmadan 10-15 gün önce atılan Ölükol Hastalığı ilaçlarının büyük bir kısmı atılamadı. Son yıllarda hızlı bir şekilde yayılmaya başlayan Ölükol Hastalığının kış mücadelesinin yapılamaması ve sonraki yaz mücadelesinin tekniğe uygun yapılmaması durumunda Bağlardaki Ölükol Hastalığının daha fazla risk oluşturabileceği belirtildi. Bağlarda Ölükol Hastalığı; Üreticiler tarafından ?Çelikmarazı´ ?Kömür´ gibi isimler verilen Ölükol Hastalığı Ege Bölgesi bağ alanlarında yoğun olarak görülmekte ve zarar yapmaktadır. Hastalık o yılın verimini direkt olarak etkilediği gibi ertesi yılın ürünlerini oluşturacak olan gözleri de tahrip etmektedir. Gerekli önlemler alınmadığı takdirde sonunda asmanın kurumasına bile neden olabilen bir hastalıktır. Genel olarak yaprak, sürgün hatta salkım kurumaları nedeniyle %10 civarında verim kaybına neden olabilen hastalık, ertesi yıl gözlerin ölmesi (uyanmaması) nedeniyle daha yüksek oranlarda verim kaybına neden olabilir. Ölükol Hastalığı yaz mücadelesi ile ilgili gerekli uyarı ve çalışmalar yapılmasına rağmen Ölükol Hastalığı risk oluşturmaya devam etmekte önümüzdeki ve diğer yıllar Kış Mücadelesinin de mutlaka ihmal edilmemesi gerektiği bildirilmiştir. Mevsim ilerledikçe devam eden yağışlar ve serin hava Bağlarda Külleme ve Mildiyö Hastalığını da tetiklemiştir. Zamanında yapılan uyarılar bu tür mantari Hastalıkların yayılmasını engellediyse de teknik talimatlara uygun uyarılarımıza uymayan üreticilerimizin bağlarında Külleme ve Mildiyö Hastalığı belirtileri görülmeye başlanmıştır. Bağlarda görülen Külleme Hastalığı; asmanın salkımlar dâhil tüm yeşil aksamında görülebilmektedir. Yaprakta önceleri yağ lekesine benzeyen lekeler, sonraları üzerine pudra dökülmüş şekilde görülür. Hastalık sürgünlerde kiremit renginde düzensiz lekeler bırakır. En önemli zarar salkım ve danelerdedir. Daneler eğer hastalığa erken yakalanırsa gelişemeyip, küçük kalır (Demir dane)İleri dönemlerde yaprağın alt ve üst yüzeyi kirli beyaz renkte kül serpilmiş gibi bir görünüm alır. Salkım iskeletinde de aynı belirtileri görmek mümkündür. Daha ileri dönemde yakalanan daneler ise sapı doğrultusunda çatlar. Gündüzleri sıcak, geceleri serin olan dönemler ve yağmursuz, bulutlu, kapalı günler hastalığı teşvik etiği Tarım Müdürlüğümüzce bildirilmiştir.
Hastalığın Engellemek İçin Gelişimini
Omcanın iyi bir şekilde havalanması ve güneş ışınlarının asmanın içlerine kadar nüfuz etmesi sağlanmalıdır. Aşırı sürgün gelişimini körükleyecek uygulamalardan kaçınılmalıdır. (Gereksiz sulama, yaprak gübreleri vb.)Kullanılan ilaç sistemikte olsa mutlaka asmanın tüm yeşil aksamı ve salkımları kapsayacak bir şekilde homojen olarak ilaçlanmalıdır. Olumsuz giden şartlar doğrultusunda bu tür önlem ve uyarıların mutlaka dikkate alınması gerektiği bildirilmiştir. Diğer önemli hastalığımız Bağ Mildiyösü Hastalığı; Kısa sürede geniş alanlara yayılabilmesi ve çok tahripkâr olmasından dolayı çok önemlidir. Hastalık asmanın tüm yeşil aksamında görülebilir. Belirtilerin ortaya çıkabilmesi için sürgünlerin 25cm boya ulaşması gerekir. Yaprakların üst yüzeyinde tipik yağ lekesi, alt yüzeyinde ise nemli havalarda beyaz bir misel örtüsü vardır. Yağ lekesi görülen kısımlar sarımtırak renktedir. Lekeler büyüdükçe ortası kızaran yapraklar dökülür. Hastalık sürgünde lekeler oluşturur. Eğer şiddetliyse sürgünü kurutabilir. Hastalık, salkımı çiçek döneminde yakalamışsa, çiçekler mantarla(fungusla) örtülür. Renk kısa zamanda kahverengiye dönüşür ve çiçekler kuruyarak dökülür. Taneler küçükken hastalığa çok duyarlıdır. Hastalığa yakalanan taneler grimsi bir fungal örtü ile kaplanır. Bu salkımların çoğu kez tamamı kurur. Bu sebeple Mildiyö Hastalığına karşı önlem olarak, Hastalıklı sürgünler dipten kesilerek bağdan uzaklaştırılmalıdır. Asmaların altı temiz tutulmalıdır. Yere düşen hastalıklı yapraklar ve yabancı otlar imha edilmelidir. Bağ gereğinden fazla sulanmamalıdır. Tahmin ve Erken Uyarı sistemi Tarım Müdürlüğünde olduğundan, Tarım Müdürlüklerince uyarı verildiğinde ilaçlama yapılmalıdır. Tüm bu Hastalıkların yayılması açısından uygun giden hava koşulları Mücadelenin tekniğine uygun olarak yapılması gerektiğini daha da önemli kılmıştır. Ayrıca bu geçen süre zarfında kısmi olarak meydana gelen dolu afeti bazı bölgelerimizde % 30-40 arasında zarara yol açmış, zarar gören sürgünler önümüzdeki üretim sezonunda da verim kaybına neden olabilecektir. Bu sebeple zarar gören bu bölgeleri kendi haline bırakmak yerine çok daha iyi bakıma ihtiyacı vardır. Bu bölgelerde de gerekli uyarılar yapılmış ve yapılmaya devam edecektir. Bağlarımızda diğer önemli bir konu olan ve çok büyük zararlara yol açabilen, Salkım Güvesine karşı, bağlarımızın yoğun olduğu Beyoba, Sazoba, Akselendi ve Sarıçalı Bölgesine tuzaklarımız asılmış düzenli kontrolleri yapılarak Salkım Güvesi 2. Nesil yumurta ve Larvasına karşı ilaçlama ilanları verilmiştir. Düzenli kontroller üretim sezonu sonuna kadar devam edecek olup, Salkım Güvesi Populasyonunun yoğun olduğu gözlemlenmiş bundan sonraki nesillerin ilaçlama ilanlarına mutlaka uyulması gerektiği önemle vurgulanmış.
