Mavi Hospital, Psikiyatri alanında görev hayatına devam eden Psikiyatri Uzmanı Bozkurt, salgın sürecinde psikolojik anlamda yaşanabilecek olumsuzluklara karşı uyarıda bulunurken, olası bir sorunla karşılaştığınızda uzman hekimlerden destek alma konusunda çekinilmemesi üzerinde durdu. Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkıp kısa sürede dünyaya yayılım gösteren, kişilerin sosyal hayattan ve hareketten uzak kalmasına sebep olan Covıd-19 salgını sürecinde psikolojik rahatlama yaşayabilmek adına tüyolarda veren Bozkurt konu üzerine gerçekleştirdiği konuşmasında “Coranavirüsün küresel boyutta olması, dünya genelinde tedbirler alınarak hastalığın kontrol altına alınma güçlüğü toplum üzerinde kaygının ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Kaygı belirli ölçüde yaşama uyum sağlamamızı, önlemler almamızı sağlarken; aşırı düzeydeki kaygı bireyde işlevsel olmayan güvenlik sağlayıcı davranışların(hastalıkla ilgili araştırmalar, gereğinden fazla el yıkama, sık doktor başvurusu, her bedensel belirtiyi covid-19 ile ilişkilendirme vb.) ortaya çıkmasına yol açmıştır. Ayrıca bazı bireyler fiziksel mesafe kuralını sosyal izolasyon haline getirerek evinin balkonu dahil hiçbir koşulda dışarı çıkmamaya başlamıştır. Bu durum kişinin anksiyetesinin artarak huzursuzluk, panik atak depresyon gelişimini kolaylaştırmıştır.
Pandeminin ne zaman sona ereceğinin belirsizliği, tam kapanma tedbirlerinin gündeme gelmesi ile özellikle dar gelirli aileler olmak üzere her kesimde geçim kaygısı, borçlarını zamanında ödeyememe, ihtiyaçlarını ertelemeye sebep olmuştur. Bir taraftan bu zorluklarla baş etmeye diğer taraftan bu süreci evinde geçirmeye çalışan bireylerde huzursuzluk, öfke patlamaları, aile içinde geçimsizlik, şiddet, boşanmalar, sigara ve alkolün her zamankinden fazla tüketilmesi gibi sorunlarda artışa yol açmıştır. Ayrıca tam kapanma bireylerin teknolojik ürünlerle daha uzun vakit geçirmesine, uyku düzensizliği, beslenme alışkanlıklarında bozulmalar ve hareketsizliğe neden olmuştur. Tüm bu olumsuzluklara rağmen, zor bir dönem olsa da geçici olduğunu, her zamankinden daha fazla birbirimize ihtiyacımız olduğunu, paylaşım ve dayanışma içerisinde olmamız gerektiğini, yakın ilişkilerimizi özellikle telefon ve görüntülü konuşma ile ihmal etmemiz gerektiğini, duygusal paylaşımlarımızın bizi güçlendireceğini unutmamalıyız. Ayrıca bu tam kapanma sürecinde ailemize daha fazla zaman ayırmalı, birlikte kaliteli zaman geçirmeli ve sohbet etmeliyiz.
Kendimizle baş başa kaldığımızda kendimizi daha iyi tanımaya, eksiklerimizi keşfetmeye, şimdiye kadar planlayıp yapmak istediğimiz ertelediğimiz ne varsa bir an evvel başlayıp yolumuza devam etmeliyiz. Günlük rutinlerimizi olabildiğince devam ettirmeli, boş vaktimizi değerlendirmeliyiz. Egzersiz, düzenli uyku ve beslenmeye dikkat etmeliyiz. Bütün gayretimize rağmen beden ve ruh sağlığımızın etkilendiği, işlevselliğimizin kısıtlandığını hissetmemiz durumunda mutlaka profesyonel bir destek almayı ihmal etmemeliyiz.
Pandeminin beden ve ruh sağlığımıza zarar vermeden en kısa sürede son bulması dileklerimle. Sağlıcakla kalın.” ifadelerini kullandı.
