Süleyman Kollu

Tarih: 05.09.2018 16:51

Altı Eylül´ü Anlamak?

Facebook Twitter Linked-in

25 Mayıs 1919´dan 6 Eylül 1922´ye kadar yaşanan İki yunan işgal döneminde Akhisar ve ahali çok büyük eziyet ve cefa görmüş. İngiltere ve Fransa´nın taşeronu Yunan egemenliğini asla kabul etmeyen yöre halkından genci yaşlısı, kadını erkeğiyle topyekûn bir direniş sergilemiştir.

Ankara´da TBMM´de yaptığı bir konuşmada Mustafa Kemal Atatürk, böylesine az bir kuvvetle korunan 100 km. boyunda bir cephenin uzun süre direnmesinin mümkün olamayacağını anlatmıştır. Atatürk, Kurtuluş Savaşından sonra 5 Şubat 1923´te Akhisar´a geldiğinde, düşmanın ilk hedeflerinden biri olan Akhisar cephesinin fedakar direnişini övmüştür.

Direniş ve kurtuluşta öne çıkan isimler olduğu gibi, birçok isimsiz kahraman kanı ve canını istikbal uğruna feda etmiş, tarihin yıpratıcı etkisiyle isimleri unutulmuş gitmiştir. Ayrıntılı inceleme ve araştırmalarla isimleri ortaya çıkan nice yiğitlerimiz var. Bu gün özgürlüğü doyasıya yaşayan bizler, Akhisar´ın bu isimsiz kahramanları önünde sadece saygıyla eğilmekle kalmamalıyız. Mustafa Kemal Atatürk´ün büstüne çelenk koyup önünde günün anlam ve önemini konuşarak bu kurtuluşu kutlayamayız. Altı eylülü iyi anlamalıyız. Uğruna yüzbinlerce şehit verdiğimiz kurtuluş ve özgürlük kutlanacak kadar değerli değil mi? Kutlayanlar yanlış mı yapıyor? Bu kutlamalar şehitlere ve tarihe saygısızlık mı? Yani bağımsızlık için can veren şehidimize dua ederken, onun uğruna can verdiği değeri kazandığımız ve hala yaşadığımız için mutlu olduğumuzu, bunu da hep birlikte omuz omuza vererek başardığımızı, yine el ele gönül gönüle verip halaylarla, zeybeklerle, horonlarla sergileyemez miyiz?

Hani derya şehit; ?ben bu vatan ve bağımsızlık uğruna canımı verdim, bedelini ödedim sen yaşa diye.? Şimdi biz gelecek nesillere, esaretten kurtulmanın önemli olduğunu, bunun için mücadele edilmesi gerektiğini anlatırken sormazlar mı bize,  şimdi esaretten kurtulduğunuz günü neden bağımsızlık günü olarak kutlamıyorsunuz diye?

Bunun cevabını ben vermeyeceğim. Elbette şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyoruz. Ancak eğer milli mücadele sonunda bağımsızlığı kazanmış isek bunu kutlamalı. Anlatmalı, aktarmalı, bu duyguyu yaşatmalıyız. Bunun için çevremizde yapılan kurtuluş günü kutlamalarını gıptayla izliyor ve kendime soruyorum. Ne o biz daha kurtulmadık mı?

Altı eylül kurtuluş gününüz kutlu olsun. Bu özgürlüğü bize yaşatan tüm şehit ve gazilerimizi minnet ve şükranla anıyorum.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —