O gün onlarca yıl garbın saldırılarına maruz kalmış, kendi öz vatanına haince göz dikilen Türk Halkı´nın dualarını, Rabb´inin emrini alan, yirmi, yirmi beş, elli, altmış ve hatta 15 yaşında Şehâdete adanmış binlerce yiğit, koşarak düşmana karşı durmaya gitti. Ve geri dönmeyi hiç düşünmediler.
Onlar için görev kutsal, savundukları toprak namuslarıydı. Hepsinin aklında "bu uğurda ölürsem şehit, kalırsam gazi" duygusu, şehâdete koşarken gözlerinin önünde onlara avucunu açan Hz. Peygamber vardı. Öyle bir tarih yazdılar ki, aradan geçen bir asır ancak tarihi destanlaştırdı. Düşmanın bile övgüsünü kazanacak yiğitlik, namussuzluk yapan düşmanın yaralı askerlerine gösterdikleri vicdan, insanlıkları vardı. Asırlarca unutulmayacak bir destandı yazılan.
Onları daha iyi anlamak için tarihe kanla, geçilmez yazılan, yamaçlarında "Dur yolcu bilmeden gelip bastığın bu toprak bir devrin yattığı yerdir. Eğil de kulak ver bu sessiz yığın bir vatan kalbinin attığı yerdir" yazan benim de her gördüğümde göğsümü kabartan, gözümü yaşartan bu cennet parçasını görmek lazım.
Bu gün dualarımızda isim bulan on binlerce Memedimizi, cephede ve gerisinde erine cephane, silah ve su taşırken şehit olan Ayşemizi, Fatmamızı rahmetle anıyoruz.
Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere bu mukaddes orduya kumandanlık eden her vatan evladına ve onların şanlı askerlerine şükran, minnet ve dua ile diyoruz ki; İyi ki vardınız, İyi ki bu destanı yazdınız. Bu Millet size, namusunu, bayrağını, istiklâlini ve istikbalini borçlu. Bu destan hiç unutulmayacak, unutturulmayacak, ruhunuz şad, mekanınız cennet olsun.
18 Mart Çanakkale Zaferi´nin 105. Yıl Dönümü, Şehitleri Anma Günü.
18 Mart 2020