Dünya´da petrolün bulunup sanayide giderek kullanılmaya başlaması, bunun yanında çok geniş uçsuz bucaksız tarım arazilerinin petrolle çalışan tarım makinaları ile işlenerek tarımsal ekonomisinin yükselmesi Amerika´nın 1900 lü yılların başından itibaren gelişmesine, dünya ticaretinde söz sahibi olmasına sebep oldu. Avrupa devletleri 1. Dünya savasını yaşarken dışarıdan kontrollü bir savaş yaşayan Amerika, İngilizler eliyle petrol sahalarının lehlerine el değiştirmesini sağlamayı da başarmıştı. Sanayi devrimiyle Avrupa gücünü hissettirme çabasına girerken Amerika çoktan enerji kaynaklarını kontrol altına almıştı. Bununla da kalmayıp birçok enerji şirketiyle piyasa kontrolünü de eline geçirmişti.
İkinci dünya savaşı, Avrupa´nın ekonomik güç inisiyatifini tamamen Amerika´ya kaptırmasına vesile olurken, tarımsal ekonomide de Amerika gücünü tüm dünyaya kabul ettirmeye başlamıştı. Savaş bitiminde siyasi gücün etkisi de eklenince ABD bir kutup ve hakim ekonomi olarak ağırlığını pekiştirmiştir.Tabi bu arada tüm dünya ile yapılan ticarette bir değişim aracı gerekli idi.
Doların uluslararası para sistemindeki fonksiyonel etkisi Bretton Woods konferansı ile başlar. İki yıllık bir çalışma sonucu 1 Temmuz 1944 tarihinde 44 ülkeden binden fazla katılımcı ile toplanan bu konferansla kurulan altın kambiyo sistemi olsa da bazı iktisatçılar bunu gevşek dolar standardı olarak kabul eder. Bu mekanizmanın asıl görevleri; döviz kuru rejimi, rezerv arzı mekanizması, ödemeler dengesizliğini azaltma politikalarına destek olmak. Bretton Woods konferansından sonra bu sistemin birimi ABD Doları olarak belirlenmişti. Dolar bu görevini masumane gerçekleştirirken dolara hükmeden güçler, gücünü güç katmak, ekonomik zenginliği siyasal baskınlığa çevirmek için boş durmadılar.
1945´de kendisini ,2. Dünya savaşının nerdeyse tek galibi olarak gören ABD gelişen dünya ticaretinde hem ekonomik hem de siyasal kararlardaki başarısını dolarizasyona borçludur. Bu gün ekonomik olarak geçmiş günlerini arayan ABD, elindeki altından çok daha değerli uluslararası değişim aracı olan Doları maniple aracı olarak kullanmaktan geri kalmıyor. Dünya üzerinde birçok ülke ekonomisini ticaretteki üstünlüğü yerine, dolar etkisini kullanarak ve bunun verdiği gücü de siyaseten kullanarak altüst etmiş. Ekonomik deprem yaşayan ülkelerin çoğu borç batağına düşürülerek IMF´den borç, kredi, kullandırılmış veya ellerindeki doğal kaynaklar yok pahasına el değiştirmiştir. Irak, Sudan, Etiyopya, Somali, Cezayir, Fas, Brezilya, Arjantin, Venezuella, Afganistan, Pakistan, Mısır bunlardan sadece bir kaçı.
Bu gün Türkiye üzerine Amerika tarafından oynanan faiz, kur ve dolar endeksli ticaret savaşının dünya üzerinde çok yankı yapmasının iki temeli vardır. Bunun ilki, Dünya ekonomisini sinsi planları ile elinde tutan, maniple eden güçlere haksızlığı haykıracak bir cesaretin Türkiye´den doğması. Bu ülkenin geçmişte gittiği her yere adaleti, medeniyeti götüren bir dünya devleti olması. İkincisi ise giderek gemi ağzına alan Amerika´nın bundan da başarı ile çıkması halinde Çin, Rusya dahil tüm gelişmiş ülkelerin ABD Hegomanyasını kabul etmiş sayılacaklarıdır.
Bu gün herkes hemfikir; ?Dolar Maniple aracı ve acilen terk edilmeli.?