Akhisarspor Teknik Direktörü Yılmaz Vural, Çin´in Vuhan kentinde ortaya çıkan kısa sürede dünyayı etkisi altına alan koronavirüs(Covid-19) sebebiyle tüm spor müsabakalarının ertelenmesi üzerine Altıeylül Haber Gazetesi Yazı İşleri Semih Gürmen´e röportaj verdi. Aranın nasıl değerlendirileceği, karşılaşmalar başladığında izlenecek yollar üzerine yaptığı konuşmaya ?İnsanlığa, tüm dünyaya geçmiş olsun, Sağlık Bakanlığımızın verdiği kurallara uyalım ve Lütfen ?Evde Kal´alım.? diyerek başlayan Deneyimli Teknik Adam Yılmaz Vural ?Konuşulanlar ister istemez insanları karamsarlığa itiyor. Kafalarda bir sürü senaryolar üretiliyor. Şöyle oldu, böyle oldu gibi. İlk etapta insanlık bu sıkıntılı durumdan kurtulmalı. Herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Televizyonlarda, gazetelerde görüyoruz, halkın bu konuyu fazla ciddiye almadığı, sokakların hayli kabalık olduğu bir dönem. Kabadayılığa gelmeyecek, dikkatli olunması gereken bir iş. Sağlık Bakanlığı´mızın yaptığı uyarılara halkımızın uymasını bende rica ediyorum. ?Evde Kal? sloganı doğru bir slogandır. Mecbur olmadıkça evden çıkmamanızı rica ediyorum. Tabi ki insanı psikolojik olarak biraz daraltıyor olabilir ama başa gelen çekilir.
HAKİKATEN GÜZEL BİR İVME YAKALAMIŞTIK
Akhisarspor´a gelince bizde hakikaten güzel bir ivme yakalamıştık. Son 5 maçın 4´ünü kazanıp birinde berabere kaldığımız bir dönemdeydik. Hem de taktiksel anlamda tam olarak yukarılardaydık. Seyircimiz ile tamamen barıştığımız bir noktada Erzurumspor karşılaşmasında seyircisiz oynamak durumunda kaldık ve bu beraberlikte onun gerçekten etkisi oldu. Taraftarımız yanımızda olsaydı biz o karşılaşmayı da galibiyetle taçlandırırdık, diye düşünüyorum. Şunu gördük ki; futbol seyircisiz olmaz, bu işin sahibi seyirciler. Takımın maddi, manevi desteğini seyirciler karşılıyor. Karşılaşmanın ardından futbolcularımızla da konuştuk. Seyircisiz futbolun ne kadar zor olduğuna beraber kanaat getirdik. Bir kez daha öğrenmiş olduk. Bu iş seyirciyle yapılır, onun için takım olarak, yöneticiler olarak seyirciyi ön planda tutmalıyız diye bir öğreti oldu bizim adımıza.
ARAŞTIRMALAR YAPTIK
Tabiki bir ara meselesi var. Antrenörler kendi aralarında mesajlaşıp birbirlerini arıyorlar. Beni de bir kaçı aradı. Bizim düşüncemiz bu yönde gibi sohbetler ettik ama öğrendiklerimiz her zaman sürekli olarak değişiyor. Bizde bunlar üzerine araştırmalar yaptık. Gördük ki oyuncuların kondisyonu verilen aralarda düşme eğilimi gerçekleştiriyor. Arayı uzun tutarsanız; örneğin esneklik denen kavram sürekli kayboluyor. Devamlılık kavramı bize gösteriyor ki futbolcuların 10, 12 günlük ara vermesi normal insan şartlarına döneceğini gösteriyor. Yani 4-5 gün aradan sonra kademe kademe düşüşe geçiliyor. Kuvvet denen kavramında bir hafta sonra yavaş yavaş eksildiği dolayısıyla futbol gibi fiziki dayanıklılık gerektiren bir oyun, koşma, dayanıklılık gerektiren bir oyun olduğunu da ele alırsak düşmemesi gerektiğini bize gösteriyor. Bir maç süresince, koşuyorsunuz, yürüyorsunuz, depar atıyorsunuz, oyun kuruyorsunuz, top sizdeyken farklı oyunlar sergiliyorsunuz. Bunları uygulayabilmek güç isteyen bir şey ve bunları yitirmeye başlıyorsunuz.
İNSANLAR BİRAZ TEPKİSEL YAKLAŞIYOR
İnsanlar biraz tepkisel yaklaşıyor, okullar tatilken devlet daireleri izin kullanıyor ama biz normal insan sınıfında değiliz. Bizde bu kadar süre zarfında bir şey yapmazsanız iş başa dönüyor. 2 aylık bir süre zarfı bunları tekrar kazanmamız gerekiyor.
AKHİSAR FARKLI BİR YER
Bu yüzden tabi ki yaptığımız iş riskli, neticede oyuncular dışarı gidiyorlar, geliyorlar. Birbirleriyle temas ediyorlar. Ama çok şükür Akhisar farklı bir yer. Bu güne kadar henüz burada hiç vaka olmadı. Bizim şehrimiz Manisa ve orada da bir vaka olduğunu duymadık. Biraz daha korunaklı, bu konuda sıkıntının daha az yaşandığı bir bölge. Biraz ona güveniyoruz. Biraz oyuncuların kendilerini koruduğuna güveniyoruz. Kulübümüz her gün dezenfekte ediliyor. Bu konuda her gün ummalı çalışma oluyor. Bizde oyuncularımıza bunlara dayanarak daha kısa izin süresi verdik. Biliyorsunuz Milli maçlar dolayısıyla bir ara verilecekti zaten. Nasipse yarın saat 14.00´te kulüpte toplanıp saat 16.00´da antrenmana başlayıp tekrar Altay maçı hazırlıklarını sürdüreceğiz. Altay maçı ne zaman oynanır tabi bunu bilmiyoruz. Formumuzu korumalıyız. Yarın hadi başlıyoruz deseler, bize biraz daha süre verin, henüz çalışmalara başlamadık diye bir şey diyemeyiz. Dolayısıyla bunu yapmak zorundayız. İleride tarihler verilirse durum değişebilir ama şuan ki bilinmezlik sonucunda yapmak zorunda olduğumuz tavır bu. Hayırlısı olsun diyelim.
DÜNYANIN KURTULMASI EN BÜYÜK DİLEĞİM
Bu husumetten bırakın Türkiye´yi dünyanın kurtulması en büyük dileğim. Yani sonuçta Türkiye´de hiç bir şey olmasa bile dünya ile etkileşim halinde sürekli insanlar gelip gidiyor. Bu virüs olduğu yerde durmuyor. İnsanlar gerçekten çok gergin. Yarın ile ilgili saçma sapan duyumlar alıyoruz. Ne kadar gerçek ne kadar doğru bilmiyoruz ama insanın psikolojisini bozduğunuz zaman aklına öyle bir korkuyu soktuğunu zaman bilinçaltında yer ediyor. Kolay kolay da yok olmuyor. Dolayısıyla böyle bir psikolojik riskte var. Bekliyoruz, eski düzene döner diye umut ediyoruz. En önemlisi devletimizin ve Sağlık Bakanlığımızın bize söylediklerine uymak zorundayız ve bunu uygulamalıyız. Yoksa alınmış hiçbir önlemin bir anlamı kalmaz.
DÜŞÜNMEMİZ GEREKİYOR
Aramızdan bir kişinin bile bu kurallara uymaması virüsün daha fazla yayılmasına sebep olabilir. Düşünmemiz gerekiyor. İşin futbol boyutunu düşünmek gerekirse, hala hedefimiz Süper Lig´e yükselmek. Umarız her şey düzene girer ve kaldığımız yerden devam ederiz.? dedi.
Salı günü sat 16.00´da takımıyla antrenmana çıkmaya başlayacaklarını dile getiren Vural, antrenmanların bu süre zarfında basın mensuplarına da kapalı olacağını ayrıca belirtti. Bu süre zarfında lütfen herkes ?Evinde Kal´sın ve kulübümüzü de ziyaret etmekten kaçınsın diyerek sözlerine ekledi.
