Sayıştay raporlarına göre, il müdürlükleri tarafından tahsil edilen özel gelirlerin tahakkuk, tahsil ve muhasebe süreçlerinde önemli eksikliklerin bulunduğuna dikkat çeken Bakırlıoğlu “Yurt işletmeleri ise ihale yerine Genel Müdür’ün takdirine bırakılmış. Genel Müdür istediğine, istediği yeri kiralıyor. Bu nasıl bir hukuk devleti?Genel Müdür takdir hakkını kime veya kimlere kullanıyor? Sayıştay raporlarında bu sorunun cevabı yok… İddia edilen şudur ki; Genel Müdürlük takdir hakkını belli şirketler veya vakıflar ile ilişkili işletmecilerden yana kullanıyor ve bu şekilde bazı vakıflara kaynak aktarılıyor” dedi.
“Taşınmazlar Amacı Dışında Kullanılıyor”
Sayıştay raporlarında ayrıca, Gençlik ve Spor Bakanlığı il müdürlüklerinin tasarrufundaki taşınmazların amacı dışında kullandırıldığına dikkat çekildi. Örnek olarak Kadıköy’de 350 metrekarelik bir taşınmazın bir spor kulübüne tahsis edilmesine rağmen, burada alkol ve tütün satışının yasak olmasına karşın, mekânın alkollü restoran olarak işletildiği ve bakanlığın bu durumdan haberdar olmadığı belirtildiğine dikkat çeken Bakırlıoğlu ”Benzer bir usulsüzlük İstanbul’da 5000 metrekarelik bir taşınmazda da yaşanmış. Sportif amaçlarla kiralanan tesisin, eğlence mekânına çevrildiği ve burada hiçbir sportif faaliyetin gerçekleştirilmediği tespit edilmiş. Ayrıca 2024 yılında tahmin edilen gençlik, spor ve yurt hizmetleri gelirleri 12 milyar 200 milyon; gerçekleşme ise 16 milyar 716 milyon lira… Bunlar gerçekten büyük meblağlar ancak Sayıştay’a göre bu gelirlerin tahakkukunda, tahsilinde ve muhasebeleştirilmesinde ciddi zafiyet var… Bakın, bazı illerde tahakkuku tahsile bağlı olarak işlem yapıldığı yani hiç tahakkuk kaydı oluşturulmadığı ifade ediliyor. Yapacağımız düzenleme bu tenkitleri ortadan kaldıracak mı?” diye sordu.
“Yurtlardaki İşletmelerde İhale Yerine “Takdir” Kullanılmış”
Bakırlıoğlu; bakanlık yurtlarında yer alan kafeterya, lokanta, kantin gibi işletmelerin kiralanmasında da ciddi mevzuat eksiklikleri olduğunu ifade etti. İşletmeci seçimi için yapılan puanlamalarda birçok başvuru sahibinin aynı puanı aldığı, bu durumda kararın Genel Müdür'ün takdirine bırakıldığını vurgulayarak “Sayıştay, puanların eşit olduğu durumda Genel Müdür'ün kime kiralama yaptığına ilişkin objektif bir kriter bulunmadığını, bazı durumlarda ise puanı daha düşük olanlara kiralama yapıldığını tespit etti. İhale veya açık artırma yapılmaksızın gerçekleştirilen bu işlemler hukuk devleti ilkesine aykırıdır” dedi.
Vakıf İddiaları: Teftiş Kurulları Göreve Çağrıldı
Genel Müdürlük tarafından işletmelerin, bazı şirketler veya vakıflarla ilişkili kişilere verildiği yönünde ciddi iddialar bulunduğunu söyleyen Bakırlıoğlu ” Bu şekilde belirli vakıflara kaynak aktarıldığı öne sürülüyor. Bu iddiaların mutlaka araştırılması gerekiyor. Birçok işletmecinin puanının aynı olduğu tespit edilmiş bu durumda işletmenin kime kiraya verileceği ise Genel Müdürün takdirine bırakılmış… Bakın böyle bir şey olabilir mi? Ne demek takdir hakkı?
O nasıl bir takdir hakkıymış ki, Genel müdür takdir hakkını bazen puanı düşük olandan yana kullanmış…Yurdun kapasitesine göre kira bedeli belli, herhangi bir açık arttırma falan yok, Genel Müdür istediğine istediği yeri kiralıyor işin Türkçesi ortada bir ihale yok… Böyle bir şey kabul edilebilir mi? Bu nasıl bir hukuk devleti? Şimdi burada sorulması gereken önemli bir soru var? Genel Müdür takdir hakkını kime veya kimlere kullanıyor? Sayıştay raporlarında bu sorunun cevabı yok…İddia edilen şudur ki Genel Müdürlük takdir hakkını belli şirketler veya vakıflar ile ilişkili işletmecilerden yana kullanıyor ve bu şekilde bazı vakıflara kaynak aktarılıyor…Bakın bunlar çok ciddi iddialar ve mutlaka araştırılması gerekiyor. Buradan teftiş kurullarını, denetleme kurulunu göreve çağırıyorum” şeklinde konuştu.
