GÖKYÜZÜ ÇOCUKLARI DERNEĞİ, ÖZEL ÇOCUKLARIN HAKLARI İÇİN SESİNİ YÜKSELTTİ

GÖKYÜZÜ ÇOCUKLARI DERNEĞİ, ÖZEL ÇOCUKLARIN HAKLARI İÇİN SESİNİ YÜKSELTTİ

Gökyüzü Çocukları Derneği Başkanı Özgür Can Erdoğan Ankara’da bir alışveriş merkezinde yaşanan özel çocuğun oyun alanına alınmamasıyla ilgili olarak basın açıklaması paylaştı.

Gökyüzü Çocukları Derneği Başkanı Özgür Can Erdoğan ve Gökyüzü Çocukları Derneği üyesi Hürrem Dama’nın yaptığı basın açıklamasında; “Ankara'da bir oyun alanına alınmayan down sendromlu yavrumuzun maruz kaldığı dışlanma üzerinden bir gündem oluştu ülkemizde.  Olaydan  çocuğumuzla birlikte bu oyun alanına giden öğretmenimizin verdiği tepki sayesinde haberimiz oldu. Burada öğretmenimizi tebrik etmemiz gerekiyor çok güzel bir gündem oluşturup farkındalık yarattı. Ardından bütün yetkililer harekete geçti işletme mühürlendi kapatıldı, sorumlu kişiler gözaltına alındı. Olması gereken buydu biz özel gereksinimli  çocukların aileleri olarak yıllardır bunları yaşıyoruz her gittiğimiz yerde bir dışlanma bir ötelenme, bir ayrıştırma.. Hayatımızın rutini oldu. Bunlara bazılarımız tepkilerini verebiliyor, bazılarımız veremiyor. Bazılarımız şikayet ediyor, bir şey elde edemiyor. Çocuklarımız bu muameleye yeri geliyor ailede, sokakta  maalesef ki gittikleri okullarda hatta özel eğitim uygulama okullarında maruz kalıyorlar. Bütün bunları saymaya kalksak herhalde vaktimiz yetmez iki gündür yaşanan gelişmeler üzerinden yapılan yorumlardan tartışmalardan dolayı , biz özel çocuk ailelerine bir iki kelam etmek düşüyor. Bu olay  üzerinden çıkan tartışmalarda yer alan bir iki konuya değinmek isterim. Zarar görebilir ifadesinden başlamak istiyorum. Biz çocuklarımızla gittiğimiz her yerde bununla karşılaşıyoruz . Zarar görebilir peki tüm çocuklar bir şeye dahil ederken bunu onlara bir dezavantaj olarak sunuyor musunuz. Hayır. Önlem alıyorsunuz.

Özel gereksinimli olmayan bir çocuğun zarar görme ihtimali ne ise özel gereksinimli çocuğun zarar görebilme ihtimali de aynı. Özel gereksinimli olması bu riski ne kadar yükseltebiliyor. Elbette ki özel gereksinimli çocuklar arasında  zarar görme riski yüksek çocuklar var. Fakat aileleri. refakatçileri zaten bu riskleri sizden daha çok gözetiyor. O ortamlarda nasıl davranılacağını biliyor. Bu sizin ayrımcılığınıza sadece bir bahane. Bu tartışma üzerinden yapılan yorumların bir tanesinde "normal çocukları bu çocukların farklılıklarından  kim ve ne koruyacak" demiş vicdansızın biri. Acaba bu yorumları yapan empati yoksunu merhamet yoksunu insanlar bu çocukları ne sanıyor. Bu çocuklar uzaydan gelmedi, bu çocuklar yaratık değil bu çocuklar sizin gibi insan bu bireyler sizin gibi insan sadece sizden farklı yapamadıkları bazı şeyler var. Bazı şeyleri daha geç yapıyorlar, bazı şeyleri sizden daha fazla yapıyorlar. Bu çocuklar  sevgiyi, sevilmeyi bilir. Herkesi sevebilirler, hayvanları sevebilirler, insanları sevebilirler, çiçekleri sevebilirler, doğayı sevebilirler. Hatta kendisine kötü gözle bakanları bile sevebilirler. Çünkü planlı kötülük yapmazlar. Bu çocuklar düzenlidirler, bu çocukların rutinleri vardır ve o rutinleri dahilinde hayatlarını çok güzel destekle idame ederler. Bu çocukları farklı kılan  yapamadıklarıdır.  Bu ayrıştırma nedir? Bizim bu olaydaki gibi toplumsal tepkiye, ayrımcılığı yapanlara hemen yaptırıma ve toplumsal farkındalığı arttırmaya ihtiyacımız var. Biz bu toplumda beraber yaşıyoruz . Çocukları ayrıştırmadan,hepsinin aynı derecede sahip olduğu eşit haklarla bir arada yaşatmaya ihtiyacımız var ve bu farkındalık çocuklarda var ama yetişkinlerde yok maalesef. çözüm yine bu hakkaniyetli yürekli öğretmenimizin söylediği bir cümlede saklı. Hepimizin hayatında bir özel çocuk olabilir.  Bizim, özel gereksinimli bireylerin  toplumsal hayata katılımının artması için  sosyal mekanlarda, İndirimli, ücretsiz hatta refakatçisinin bile ücretsiz alınarak çocukların hayata katılımını teşvik etmemiz gerekirken, uğraştığımız şey ayrımcılık . Bu çok acı. Sosyal medya ile doğru kişilerin doğru yerlere ulaşması sağlandı. Hızlı refleks göstermemiz kurumları harekete geçirdi. Öğretmenin yaşadığı hiç birimize yabancı değil. Buna benzer binlerce hikaye yaşadık dinledik. Yapmayın , çünkü "Ayrımcılık suçtur." Toplumun bilmesi gereken budur.” İfadelerine yer verildi.


Haber Kaynak : haber merkezi


GEMLİK HEYETİNDEN AKHİSAR'A ZİYARET

BAĞIMLILIĞA KARŞI BİLİNÇLENDİRME ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR

MESİR FESTİVALİ COŞKUSU BAŞLIYOR

TÜBİTAK YARIŞMASINDA BÜYÜK BAŞARI

BAKIRLIOĞLU ÇİFTÇİLERİ DİNLEDİ

CANSUYU, ÜÇ KITADA RAMAZAN BEREKETİNİ YAŞATTI

HAKKINDA 10 YIL HAPİS CEZASI BULUNAN ŞAHIS YAKALANDI